23 Şubat 2011 Çarşamba

VOLVO


Meraklısına 19 X 7 CM ölçülerinde VOLVO marka avrupa işi tamamen cam koleksiyonluk bir model araba

http://urun.gittigidiyor.com/TAMAMEN-CAM-KOLEKSIYONLUK-ARABA_W0QQidZZ36663110

21 Şubat 2011 Pazartesi

HAT SANATI

Hat sanatı, Arap harfleri çevresinde oluşmuş güzel yazı sanatıdır. Bu sanat Arap harflerinin 6. yüzyıl ve 10. yüzyıl arasında geçirdiği bir gelişme döneminden sonra ortaya çıkmıştır. Hat, Arapça çizgi demektir.
Türkler, Müslüman olduktan ve Arap alfabesini benimsedikten sonra uzun bir süre hat sanatına herhangi bir katkıda bulunmamışlardır, bu dönemde Hat sanatının Mükemmel örneklerine Rastlamak mümkün değildir.Bu dönemdeki biçim ve üslup var olan gelişmiş Türk Hat Sanat'ına benzememektedir. Türkler hat sanatıyla Anadolu'ya geldikten sonra ilgilenmeye başladığı tahmin edilmektedir. Bu alanda en parlak dönemlerini de Osmanlılar zamanında yaşadılar. Yakut-ı Mustasımi'nin Anadolu'daki etkisi 13. yüzyıl ortalarından başlayıp 15. yüzyıl ortalarına kadar sürdü. Bu yüzyılda yetişen Şeyh Hamdullah (1429-1520) Yakut-ı Mustasımi'nin koyduğu kurallarda bazı değişiklikler yaparak Arap yazısına daha sıcak, daha yumuşak bir görünüm kazandırdı. Türk hat sanatının kurucusu sayılan Şeyh Hamdullah'ın üslup ve anlayışı 17. yüzyıla kadar sürdü. Hafız Osman (1642-98) Arap yazısına estetik bakımdan en olgun biçimini kazandırdı. Bu tarihten sonra yetişen hattatların hepsi Hafız Osman'ı izlemişlerdir.
Türkler altı tür yazı (aklâm-ı sitte) dışında, İranlılar'ın bulduğu tâlik yazıda da yeni bir üslup geliştirdiler. Önceleri İran etkisinde olan tâlik yazı 18. yüzyılda Mehmed Esad Yesari (ölümü 1798) ile oğlu Yesarizade Mustafa İzzet'in (ölümü 1849) elinde yepyeni bir görünüm kazandı. Türk hat sanatı 19. yüzyılda ve 20. yüzyıl başlarında da parlaklığını sürdürdü, ama 1928'de Arap alfabesinden Latin alfabesine geçilince yaygın bir sanat olmaktan çıkıp yalnızca belirli eğitim kurumlarında öğretilen geleneksel bir sanat durumuna geldi.

TESBİH



Bir çok dinde yalnızca bir zikir vasıtası olan tesbih,müslüman türklerde ayrıca bir sanat dalı olarak karşımıza çıkmaktadır. Türkler yalnız tesbihleri değil inanç dünyasının bütün yapı,araç ve gereçlerini bedii zevkleri ile bezemiş bu sayedede sanat dünyasına fevkâlede güzel, hünerlive zevkli eserler sunmuşlardır. Türklerin geliştirdikleri sanatlardan biri olan tesbih sanatı özellikle osmanlı döneminde gelişmiş ve 19. yy da doruk  noktasına ulaşmıştır. Bu dönemde istanbul’da yapılan tesbihlerin ünü her tarafa yayılmıştı. Öyle ki, islam dünyasının çeşitli bölegelerinden kapalı çarşıya gelenler olduğu kaynaklarda belirtilmektedir. Sanat eseri olarak tesbih: nadir ve güzel taşlardan veya rengi kokusu güzel ağaçlardan,ve doğal malzemelerden yapılmış sanat eseri olma özelliğini işçilği ve malzemesi ile kanıtlamıştır. İslam dünyasında en çok rövanşta olan ve osmanlı döneminde yaygınlaşan kehribar ve sıkma kehribar tesbihler ile;sıkma kehribarın bir düşük kalitesi olan katalin’den (bağa) tesbihin yanı sıra kıymetli objelerin yapımındada kullanılmıştır. Günümüzde iran kehribarı yada katalin diye yapılıp,satılan tesbihlerin eski çubuk yada objelerden kesilip yapılan tesbih yada objeler haricindekilerin tamamı yapay,sentetik malzemeden veya polyesterden üretilen tesbihlerdir. Katalin tesbihte  tıpkı kehribar tesbihte olduğu gibi koku ve kül çekme özelliği mevcuttur. Katalin yakıldığı zaman erimez,keskin bir iyot kokusu verir. Polyester ise yakıldığında erir ve kötü bir koku salgılar. Koleksiyonumdaki bu tesbihler kesinlikle en az 100 yıl evvel üretilen ve menşei doğu almanya olan  malzemelerden yapılmış olup,pek çoğu çok eski kemane  torna işçiliği ile üretilmiştir. Bu bakımdan tesbih severlerin,tesbihin işçiliğinin yanı sıra malzemesinede dikkat ederek tesbih almalarını tavsiye ediyorum. 




Saygılarımla.

Koleksiyonlarım Gittigidiyor' da!



Koleksiyonumdaki parçaları satın almak için buradan Gittigidiyor sayfamıza ulaşabilirsiniz.

DEĞERLİ SANAT SEVERLER; SERGİMİZDE YERALAN ÜRÜNLER, OSMANLIDAN GÜNÜMÜZE TESBİH, HAT, TABLO KIYAFET, TAKI, HALI, BAKIR, SERAMİK VE DİĞER OBJELER, EL SANATLARIMIZIN SEÇKİN ÖRNEKLERİNİ YANSITMAKTADIR. SERGİMİZİ GEZERKEN KEYİF ALACAK VE KÜLTÜRÜMÜZÜN SANATSAL İNCELİKLERİNE ŞAHİT OLACAKSINIZ.

Osmanlı Takı Sergisi TVNET Röportajı